İlkbahar gelirdi. O dost, o serin rüzgarlı ilkbahar. Mahallemizin arkasındaki tepeye çıkardık. Sarı, beyaz papatyalar açardı. Tepe yemyeşil otlarla doalrdı. Uçurtmaları salardık göklere. Yarış yapardık. Kimin uçurtması daha çok yükselirse o yarışı kazanmış olurdu...